Genel Tanım:

Glokom, diğer adıyla karasu hastalığı, optik sinire zarar veren ve tedavi edilmezse kalıcı körlüğe yol açabilen bir grup göz hastalığıdır. Bu hasar genellikle, gözün ön kısmında göz sıvısının birikmesi sonucu artan göz içi basıncı (IOP) nedeniyle oluşur. Glokom, dünya genelinde körlüğün önde gelen nedenlerinden biridir. Genellikle erken belirtiler olmadan ilerlediği için, zamanında teşhis ve tedavi, görmeyi korumak için çok önemlidir.

Endikasyonlar:

Glokom tedavisi şu durumlarda endikedir:

  • Artmış Göz İçi Basıncı (IOP): Yüksek göz içi basıncı olan ve bu nedenle glokom geliştirme riski yüksek olan hastalar.
  • Optik Sinir Hasarı: Optik sinir hasarı teşhisi konmuş hastalar.
  • Görme Alanı Kaybı: Çevresel görme kaybı yaşayan hastalar.
  • Risk Faktörleri: Aile öyküsü, ileri yaş, belirli etnik gruplar (ör. Afrikalı, Hispanik) ve diyabet veya hipertansiyon gibi diğer risk faktörleri olan hastalar.

Yöntemler:

  1. Tanım:
    Glokom tedavisi, optik sinire daha fazla zarar vermemek için göz içi basıncını düşürmeyi amaçlar. Tedavi seçimi, glokom tipine, hastalığın şiddetine ve hastanın tedaviye verdiği yanıta bağlıdır. Yaygın tedaviler arasında göz damlaları, oral ilaçlar, lazer tedavileri ve cerrahi işlemler yer alır.
  2. Uygulama:
    • İlaç Tedavisi (Göz Damlası):
      • Prostaglandin Analogları: Bu damlalar, göz sıvısının (aköz humor) dışa akışını artırarak göz içi basıncını düşürür. Örnekler arasında latanoprost ve travoprost bulunur.
      • Beta-Blokerler: Göz sıvısı üretimini azaltarak göz içi basıncını düşürür. Örnekler arasında timolol ve betaksolol bulunur.
      • Alfa Agonistleri: Göz sıvısı üretimini azaltırken aynı zamanda dışa akışını artırır. Örnekler arasında brimonidin ve apraklonidin bulunur.
      • Karbonik Anhidraz İnhibitörleri: Göz sıvısı üretimini azaltır. Bu ilaçlar damla (dorzolamid, brinzolamid) veya tablet (asetazolamid) olarak mevcuttur.
    • Lazer Tedavisi:
      • Lazer Trabeküloplasti: Açık açılı glokom için kullanılan bu tedavi, göz sıvısının trabeküler ağ yoluyla dışa akışını iyileştirir. Lazer, ağda küçük delikler açarak sıvı drenajını artırır.
      • Lazer İridotomi: Açılı kapanma glokomu için uygulanan bu tedavi, göz sıvısının dışa akışını iyileştirmek için iriste küçük bir delik oluşturur.
      • Siklofotokoagülasyon: Göz sıvısı üretiminden sorumlu gözün bir kısmını hedef alan ve üretimi azaltmak için kullanılan bir lazer tedavisi.
    • Cerrahi Girişimler:
      • Trabekülektomi: Trabeküler ağın küçük bir kısmını çıkararak göz sıvısı için yeni bir drenaj yolu oluşturan cerrahi bir işlem.
      • Glokom İmplantları (Şantlar): Gözde, göz sıvısı için ek bir drenaj yolu oluşturmak ve göz içi basıncını düşürmek için yerleştirilen küçük cihazlar.
      • Minimal İnvaziv Glokom Cerrahisi (MIGS): Göz sıvısı akışını iyileştirmek ve göz içi basıncını düşürmek için küçük stentler veya implantlar kullanan minimal invaziv prosedürler. Örnekler arasında iStent ve Xen Gel Stent bulunur.
  3. Avantajlar:
    • Çeşitli Tedavi Seçenekleri: Farklı tedavi yöntemleri, hastanın ihtiyaçlarına ve glokom tipine göre özelleştirilmiş tedavi imkanı sunar.
    • Görme Kaybının Önlenmesi: Göz içi basıncını düşürmek, glokomun ilerlemesini yavaşlatabilir veya durdurabilir, bu da görme yetisinin korunmasına katkıda bulunur.
    • Non-İnvaziv Seçenekler: Özellikle göz damlası ve lazer tedavileri gibi birçok tedavi non-invazivdir ve geniş kapsamlı cerrahi gerektirmez.
    • Yan Etkilerin Azaltılması: Minimal İnvaziv Glokom Cerrahisi gibi modern tedaviler ve teknikler, ciddi komplikasyon riskini en aza indirir ve daha kısa iyileşme sürelerine sahiptir.
  4. Dezavantajlar:
    • Yan Etkiler ve Komplikasyonlar: Göz damlaları gözde tahriş, kuruluk ve alerjik reaksiyonlar gibi yan etkilere neden olabilir. Cerrahi girişimler, enfeksiyon, kanama ve nadir durumlarda görme kaybı gibi riskler taşır.
    • Maliyet: Özellikle lazer tedavileri ve cerrahi girişimler gibi bazı tedaviler pahalı olabilir ve sağlık sigortası tarafından tam olarak karşılanmayabilir.
    • Ömür Boyu Tedavi: Glokom, genellikle göz içi basıncını kontrol altına almak ve görme yetisini korumak için ömür boyu izlem ve tedavi gerektirir.
    • Sınırlı Etkinlik: Bazı tedaviler, belirli glokom türleri veya ileri aşamalarda daha az etkili olabilir.

Sonuç:

Glokom tedavisi, göz içi basıncını düşürmeyi ve optik sinire daha fazla zarar vermemeyi amaçlar. Mevcut çeşitli tedavi seçenekleri, hastanın özel ihtiyaçlarına ve glokom tipine göre uyarlanabilir. Zamanında teşhis ve uygun tedavi ile birçok hasta uzun vadede görme yetisini koruyabilir. En iyi tedavi planını geliştirmek ve hastalığın ilerlemesini izlemek için kapsamlı bir danışma ve düzenli göz doktoru muayeneleri çok önemlidir.